Sözcüklerin Gücü
Sözcükler zannettiğimizden çok daha güçlüler. Dilin, yani konuşma ve ifade etmenin iletişim kurmakta ne kadar önemli bir araç olduğunu hepimiz biliyoruz. Bilim ve teknoloji merakı olan herkesin kolaylıkla ulaşabileceği pek çok dergide insan dilinin evriminin 7 milyon yıl öncesine uzandığını görebiliyoruz. Bilim, fosil olarak elde edilen atalarımızın gırtlak yapısı, dil kemiği, göğüs kafesi, kasları ve ses telleri yapılarına bakarak konuşmaya ne zaman elverişli olduğumuzu yorumlayabiliyor. Yani insanlar 7 milyon yıldır kendilerini ifade etmek için dili kullanıyorlar.
Sözcükler ve dil, kendini ifade etmekte bu kadar önemli iken dikkatsizce tüketilmesi mümkün olabilir mi? Yani insan her ağzına geleni ifade etmeli mi? Hepimizin cevabı “Hayır” olarak geliyor kulağıma ☺ Evet, insan her ağzına geleni söylememeli. Ağzımıza geleni söylemeyeceksek peki ne söyleyeceğiz, kendimizi nasıl ifade edeceğiz? Düşünce süzgecinden geçirdiğimiz sözcüklerle kendimizi ifade etmeliyiz diyebilirim. Çünkü ifade; duygu ve düşüncelerin sözcüklerle karşı tarafa aktarılmasıdır.
Duygu ve düşüncelerinizi düşünce tenceresinde güzel malzemelerle pişirirseniz güzel bir yemek yersiniz. Ancak özenle seçilmemiş malzemelerle pişirirseniz tatsız bir yemeği yemek zorunda kalırsınız.
Kendimizi başkalarına ifade ederken kullandığımız dil ve seçtiğimiz sözcükler bizim davranışlarımızı oluşturur. Hayatımıza davranışlarımızın yön verdiğini düşünürsek, bu sözcüklerin özenle seçilmesi hayatımıza yön verecek en kritik nokta olarak karşımıza çıkar.
İnsan en çok kendisi ile konuşurken sözcüklere dikkat etmeli!
Yaşamımız 5 alandan oluşur. Bu 5 alandan en önemlisi ise bireysel alanımızdır. İnsan olarak bizler bireysel alanımızda , en çok kendimiz ile iletişim halindeyizdir. Yani en çok kendimiz ile konuşuruz. Bu iletişim esnasında kullandığımız sözcükler de tıpkı diğer insanlarla konuşurken seçtiğimiz sözcükler kadar önemlidir.
Kendimizi ifade etmek için 7 Milyon yıldır vazgeçmeden, yorulmadan her geçen yıl daha da geliştirmeye çalışarak ilerlediğimiz günümüz yüzyılında, kendinizle olan iletişiminiz de çok daha gelişmiş olmak zorunda değil? Biz hep başkaları ile iletişimde dikkatli olmaya, özenli olmaya çalışıyoruz ve en çok kendimizle konuşurken daha çok yargılayıcı, daha çok eleştiren, daha çok kızan, daha çok olumsuz düşünen bir düşünce sistemi geliştiriyoruz ve maalesef bu önünde sonunda bizim davranışlarımıza yansıyor. Bu nedenle en çok da kendimiz ile konuşurken dikkatli olmalıyız. Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için konuştuklarınıza hiç dikkat ettiniz mi videoma göz atabilirsin.
Mahatma Gandi’ nin ders niteliğindeki sözlerini de sizlerle paylaşmak istiyorum.
“Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelere dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür. “
Unutmayın! Kendinize ve başkalarına söylediğiniz sözcüklerin gücü çok büyüktür. Sizi amacınıza ulaştırabilir ya da amacınızdan uzaklaştırabilir. Dilinizi değiştirmek için düşünce tencerenize ne koyduğunuza dikkat etmeniz gerek. Sevgilerimle, ☺
Çoğunlukla mutlu her daim huzurlu kalın.
Haber Bülteni
Haber bültenine abone olun, Tüm yenliklerden haberdar olun.